Ekonomizm yüzyılında dünyanın, geleceğini küresel tüketiciler belirleyecektir. Onlar özel araçlar yerine, toplu taşıma araçlarını tercih ederek, küresel ısınmayı önleyeceklerdir. Hayatın her alanında son sözü tüketiciler söyler. Bütün dünyanın tüketicileri, içindekilerden daha pahalı olan, metal, kağıt ve plastik kutularla satılan ürünlerden uzak durarak, Ekonomizmin can damarlarını keseceklerdir.
Dünyanın her ülkesinde tüketiciler, hiç ölmeyecek gibi tüketmek yerine, hemen ölecek gibi tüketirlerse, dünyada dolu dizgin giden tüketim yarışının hızını bıçak gibi keserler. Ömürlerinin sonuna yaklaşan insanlar, hayatlarının kalan kısımlarını alışveriş merkezlerinde değil, gönüllü hizmetlerde geçirirler. Onlar her günlerini son günleri gibi, öğrenme ve öğretme alanlarında değerlendirmeyi, herkesten çok daha iyi bilirler.Kıyamet koparken bile öğrenmesini öğrnmekten geri kalmazlar.
Dünyadaki harcama yarışı, ister Doğu ülkelerinde, isterse de Batı ülkelerinde olsun, bütün toplumlarda Ekonomizmin değirmenine su taşıyan, en büyük ve en etkili dinamiktir. Ekonomizmde, Benjamin Franklin’in dediği gibi: “Bir insan ne kadar fazla şeye sahipse, o kadar daha fazla şey ister. Para bir boşluğu doldurmak yerine, yeni bir boşluk doğurur”. Tüketim de para gibi, bir ihtiyacı gidermekten daha çok, yeni bir ihtiyacın kapısını açar. Tüketim ilacı olmayan bir bağımlılıktır.
Ele geçirilen zenginliği büyütmek için Ekonomizm, hiçbir ilke ve hiçbir sınır tanımadan güçlenmeye devam etmektedir. Ekonomizm hayatın yaşanırlığını zorlaştırmakla kalmıyor, bütün insanları bedelsiz ürünler dağıtan büyük bir alışveriş merkezi gibi gördüğü tabiatın, geri dönüşü mümkün olmayan doğal kaynaklarını yağmalamaya davet etmektedir. Yalnızca tüketim, yalnızca kazanç diyen, Ekonomizmin elinde, insanlarla tabiat arasındaki eşsiz dostluk, acımasız düşmanlığa dönüşmüştür.
Dünyanın her yanında ülkeler, sınırlardan daha çok doğal kaynaklar için savaşıyorlar. Ekonomizmin körüklemesiyle dünyada, doğal kaynakların yağmalanması, akıl almaz boyutlar kazanmıştır. Doğal kaynaklardan sağlanan kazançların, estirdiği büyük gösteriş fırtınası içinde, kimsenin gözü kimseyi görmüyor. Ekonomizm içinde daha çok kazanma yarışı, daha az kazananların sayılarını büyük bir hızla artırarak, kaynakların sınırlı ellerde toplanmasına yol açıyor.
Soğuk Savaş sonrasında, tüketimde eşitlik peşinde koşan Komünizmin ve tüketimde özgürlük peşinde koşan Kapitalizm ölmüştür. Birlikte ölen Komünizmin ve Kapitalizmin küllerinden Ekonomizm doğmuştur. Ekonomizm yüzyılında, her ülke büyüklüğüne göre açık bir pazara dönüşmüştür. Büyük küçük bütün ülkelerin katkılarıyla, Ekonomizm yeni açılımlar kazanmaktadır. Bütün dünya el ele vererek, Ekonomizmi Ekolojizme dönüştürmezse, yeni bir Nuh Tufanı kapıdadır.
Ekonomizm okyonus ortasındaki batmakta olan gemi gibi çığlık çığlığa tehlike sinyalleri veriyor.
Ekolojizm Süleyman Peygamberin iki yıldızı gibi, kültür ve ekonomi birleştirilerek güçlendirilir.
Dünyada Ekolojizmden önce Ekonomizm gelir, Ekonomizm Ekolojizmin habercisidir.