Şehzadebaşı’nda
Gün doğmadan
Yerleşecek yer aramak
Camiinin avlusunda
Soğuk bir taşa oturmak
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Başı avuçlara almak
Kuşların kanatlarını toplamak
Gecenin çatı katından
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Yüzü gözü toz içinde
Şiirden mest develerin
Gül dökülür heybesinden
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Yoldan geçen bir kaç çocuk
Kubbeyi tutan aydınlık
Mezarlarda yeni sesler
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Lâle gibi çeşmeleri
Menekşeden sebilleri
Türbeleri bir şelâle
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nın
Külahıyla Yunus Emre
Sarığıyla Akşemseddin
Kavuğuyla Mimar Sinan
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Tek başına veli ağaç
Dallarıyla taşır göğü
Köklerine bağlı toprak
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Kafdağından daha yüksek
Çin Seddinden daha uzun
İçimizde med ve cezir
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Gün doğmadan şehzadeler
Ellerinde meşaleler
Şehzadebaşı’nı gezerler
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Cin halkından kafileler
Katır sırtında geçerler
Kıra kıra kemanları
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Kızaran ufka selâm
Süleymaniye’den Beyazıt’tan
Mutlaka olmak isterim
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nda
Gün de doğar gün de doğar
Bir gün mutlaka gün doğar
Gün doğmadan neler doğar
Gün doğmadan Şehzadebaşı’nd