Üç ayaklı ekonomi dünyasında kurumsallaşmayan kuruluşlar kriz dönemlerinde ayakta kalamazlar

Toplumların birbirleriyle iletişim ve etkileşim içinde oldukları dünyada, kültürün ve ekonominin, ana dinamiğini kuruluşlar oluşturur. Dünyanın her yanında toplumları, kamu, özel ve vakıf kuruluşlar ayakta tutarlar. Onlar üç ayaklı büyük bir masaya benzerler, ayaklardan biri eksik olursa, nasıl masanın dengesi bozulursa, toplumların da dengesi bozulur. Toplumlarda ekonomik, siyasal ve kültürel uyum ve düzen kuruluşlarla sağlanır.

Okumaya devam et “Üç ayaklı ekonomi dünyasında kurumsallaşmayan kuruluşlar kriz dönemlerinde ayakta kalamazlar”

Kare dünyada komünizm ve kapitalizm tedavülden kaldırılmıştır

Eşitlikten yola çıkan Sosyalizm Komünizme, özgürlükten yola çıkan Kapitalizm Emperyalizme dönüşerek ölmüştür. Komünizmin sonunun geldiği gibi, Kapitalizmin de sonu gelmiştir. Büyük Buhran sonrasında, John Maynard Keynes önerilerini, “Kapitalizm bir başarı değildir, zeki değildir, güzel değildir, adil değildir, erdemli değildir, üstelik kendisinden beklenenleri de yerine getirmez” diyerek, savunmak zorunda kalmıştır.

Okumaya devam et “Kare dünyada komünizm ve kapitalizm tedavülden kaldırılmıştır”

İslam dünyasının düşünce birikimi demokrasisini ve adil yönetimini inşa edecek zenginliktedir

Bütün ülkelerde insanlar ele geçirdikleri zenginlikleri korumanın değil, ele geçiremedikleri zenginlikleri el koymanın peşinden koşmaktadırlar. Batı dünyasındaki teknolojik gelişmelerle, Batılı seküler insanın açgözlülüğü katlanarak artmıştır. Seküler dinin yol açtığı sarhoşlukla, Batı dünyasında Peygamberlerden kaynaklanan kutsal değerler, hayatın bütün boyutlarından sökülüp atılmıştır.

Okumaya devam et “İslam dünyasının düşünce birikimi demokrasisini ve adil yönetimini inşa edecek zenginliktedir”

Kültürü politikayı ekonomiyi kirleten Amerikan yönetimi Nuh tufanına davetiye çıkarıyor

Dünyanın ekonomik,siyasal ve kültürel iklimi değişmiştir ve dengesi sarsılmıştır. Sıcak güney ülkelerinde kar, soğuk, savaş, kuzey ülkelerinde sel,yağmur,isyan vardır. Dünyada kış beklenen şehirlerde yaz, yaz beklenen şehirlerde kış yaşanıyor. Ülkelerin nehirleri taşıyor. Taşan her nehir çevresinde büyük yıkımlara yol açıyor. Amerika”nın, Çin’nın değişmesine öncülük yaptıkları küresel ısınma, en büyük zararı Amerika”ya ve Çin’e veriyor.

Okumaya devam et “Kültürü politikayı ekonomiyi kirleten Amerikan yönetimi Nuh tufanına davetiye çıkarıyor”

Seküler Fransa’nın bütün dünyayı rahatsız eden İslam düşmanlığı

Seküler Fransa bütün medya kuruluşlarıyla, Batı dünyasından İslam dünyasına, düşünce ve eleştiri özgürlüğü dersi vermeye çalışıyor. Genelde dünyadaki, özelde Avrupa’daki Müslümanlar, Fransa benzeri ülkelerin eleştiri sınırlarını aşan, suçlamalarını, hoşgörüyle karşıladılar. Yine de Edward Said’in “Oryantalizm” kitabında, ayrınıtılı olarak ortaya koyduğu, Batı dünyasındaki İslam düşmanlığı, hızını kesmeden devam ediyor.

Okumaya devam et “Seküler Fransa’nın bütün dünyayı rahatsız eden İslam düşmanlığı”

Dünyada savaşları işi iyi değil iyi işi yapanlar durdururlar

Ekonomik, siyasal ve kültürel dönüşümlerin kaynağında, kendisi için istediğini, bütün insanlar için isteyen liderler vardır. Onlar insanlığın bilgi ve bilgelik hazinelerinin, paylaşıldıkca zenginleştiğini bilirler. Liderlerin güçleri, dürüstlükte sınır tanımayan, açıklıklarından kaynaklanır. Onların düşünce ve eylem dünyalarında, kuralsızlığa kesinlikle yer yoktur, düşünceleri eylemlerine, eylemleri düşüncelerine yansır.

Okumaya devam et “Dünyada savaşları işi iyi değil iyi işi yapanlar durdururlar”

Savaş yüzyılında Yunus’la Mevlana’yla, İbn Arabi’yle Anadolu’dan bütün Ülklere zeytin dalı uzatmak

Endonezya’dan Fas’a kadar geniş bir coğrafyaya yayılan İslam ülkeleri, dünyanın orta kuşağını oluştururlar. Müslüman ülkeler Kuzeyin yüksek gelirli ülkeleriyle, Güneyin düşük gelirli ülkeleri arasında, en büyük ve en etkili denge gücüdürler. İslam dünyasında savaş olursa, dünyada barış olmaz. Dünyadaki savaşları durdurmak isteyen ülkeler, Müslüman ülkelerdeki barış çalışmalarını ve katılımcı demokrasi hareketlerini desteklemek zorundadırlar. Çünkü kare dünyada, uzlaşma getiren savaş, çatışma getiren barış olmaz.

Okumaya devam et “Savaş yüzyılında Yunus’la Mevlana’yla, İbn Arabi’yle Anadolu’dan bütün Ülklere zeytin dalı uzatmak”

Demokrasi düşmanlığında Amerika ve Avrupa Rusya’dan ve Çin’den geri kalmaz

İslam dünyasının olduğu kadar, Batı dünyasının da geçen yüzyıllarda, döşenmiş düşmanlık mayınlardan arındırılmasında, dünyadaki demokratik yönetimlere büyük görevler düşmektedir. Doğu’dan Batı’ya bütün ülkelerde, katılımcı demokrasi kültürünü zenginleştirmek, yeni boyutlar kazandırmak, Veysel’in deyişiyle: Gece ve gündüz gidilmesi gereken, uzun ve ince bir yoldur. Batı dünyası İslam dünyasında doğmakta olan, demokrasi hareketleri desteklenmezse, kandan elbiseler giyer.

Okumaya devam et “Demokrasi düşmanlığında Amerika ve Avrupa Rusya’dan ve Çin’den geri kalmaz”

Doğal gaz boru hatları Türkiye ve Rusya Arasındaki barışın en büyük güvencesidir

İstanbul Türklerin Avrupa’ya, Kazan Rusların Asya’ya açılma kapısı olmuştur. Avrasya ekseninde Türkiye ve Rusya, iki vazgeçilmez ülkedir. Türkiye’nin Avrupa’ya, Rusya’nın Asya’ya genişlemesinde, Karadeniz en büyük rekabet alanını oluşturmuştur. Türkler ve Ruslar Karadeniz çevresinde güç kazanmak için, yüzyıllar boyunca birbirleriyle, hem yarışmışlar hem savaşmışlar. Karadeniz Osmanlı yüzyıllarında, bir “Türk Gölü”ne dönüşmüştür.

Okumaya devam et “Doğal gaz boru hatları Türkiye ve Rusya Arasındaki barışın en büyük güvencesidir”

Dünyanın bütün şehirlerinde Eskişehir’in eşsiz hazinelerinin başında yer alan Yunus’un bayrağını dalgalandırmak

Bin yıllık tarih içinde, Türklerin rüzgarı Asya’dan Avrupa’ya doğru esmiştir. Eskişehir yöresinde kurulan, kısa zamanda Bursa’yı, kendisine başşehir yapan Osmanlıların tarihi, Türk yüzyıllarının en parlak dönemidir. O dönemde Anadolu insanı, Çanakkale ve İstanbul boğazlarından, Balkanlara açılmıştır. Türkler Avrupa topraklarında nereye gitmişlerse, gittikleri yere yerleşmişler ve kültürlerini taşımışlardır.

Okumaya devam et “Dünyanın bütün şehirlerinde Eskişehir’in eşsiz hazinelerinin başında yer alan Yunus’un bayrağını dalgalandırmak”

Siyonist Yahudiler için kutsal ülke Amerika’dır kutsal şehir New York’tur

İnsanların vizyon kazanmalarında, dünyada kendilerini bir yolcu gibi görmeleri ve bir yolcu gibi yaşamaları büyük önem taşır. Çünkü vizyon bugüne değil, geleceğe bakma ve geleceği öngörme yeteneğidir. Geleceği ise, sınırların dışına çıkarak düşünmesini bilenler görürler. Sınırlarının dışına çıkmayan ülkeler sınırlarını, kuruluşlar güçlerini korumakta güçlük çekerler. Sınırsız dünyada sınırlar ve güçler, sınırların dışına çıkılarak korunurlar.

Okumaya devam et “Siyonist Yahudiler için kutsal ülke Amerika’dır kutsal şehir New York’tur”

Bütün krizler ihtiyaçlar sınırsızdır büyüme sonsuzdur diyenlerden kaynaklanır

Yıldan yıla daha karmaşık, daha birbirine bağımlı, bir ekonomik yapı kazanan dünyanın, karşı karşıya olduğu sorunların başında, sonu gelmez sınırsız ihtiyaçlardan kaynaklanan, aşırı gösteriş tüketimi gelmektedir. Hem Kuzey’in zengin, hem de Güney’in yoksul ülkelerinde insanlar, teknolojik yeniliklerle durmadan büyütülen, ihtiyaçların baskısı altında ezilmektedir. Toplumların bütün kesimleri devletler gibi, sürekli yeni boyutlar kazanan ihtiyaçlarını karşılayabilmek için, durmadan borçlanmaktadırlar.

Okumaya devam et “Bütün krizler ihtiyaçlar sınırsızdır büyüme sonsuzdur diyenlerden kaynaklanır”

Turan dünyasının doğu Türkistan’ı Çin’nin Kaliforniya’sıdır

Büyük Türkistan Asya’nın olduğu kadar, dünyanın her yeri gören, her yerden görülen kubbesidir. Çünkü kültürlerin harman olduğu Turan coğrafyası, Rus, Çin ve Hint toplumlarının düğüm noktasıdır. Afrika, Avrupa ve Asya üçgeninde, Türkiye dışında Doğu Türkistan kadar stratejik öneme sahip başka bir ülke yoktur.Dünyada Büyük Türkistan kubbe, Doğu Türkistan minaredir. Bu yüzden Osmanlı coğrafyası gibi, Turan coğrafyası onlarca ülkeye bölünmüştür.

Okumaya devam et “Turan dünyasının doğu Türkistan’ı Çin’nin Kaliforniya’sıdır”

İsrail benzeri ırkçılık yapan ülkelere kare dünyanın hiçbir kıtasında yer yoktur

Ülkelerin iç ve dış politikadaki ağırlıkları, hatırı sayılır bir nüfus ve üretim gücüne sahip olmalarından kaynaklanır. Bunun için, ülkelerin büyük şehirleri, ekonomik, siyasal ve kültürel hayatın ana dinamiğini oluştururlar. Şehirler ülkelerin hem ekonomik güçlerinin, hem entellektüel derinliklerinin, en somut göstergeleridir. Büyük şehirleri olmayan ülkelerin, uluslarası sorunlarda ağırlıkları olmaz.

Okumaya devam et “İsrail benzeri ırkçılık yapan ülkelere kare dünyanın hiçbir kıtasında yer yoktur”

Kültürü derinleştirmek ekonomiyi zenginleştirmek politikayı güzelleştirmek

Kültürde,ekonomide ve politikada başarı, doğruyu aramada karşılaşılan güçlükleri aşmada, çekilen acılara direnme gücünden kaynaklanır. Kültür, ekonomi ve politika dünyasının öncülerinin yıldızları, gönüllerinin derinliklerinde büyük yolculuklara, çıktıkları dönemlerde parlar. Kültür,ekonomi ve politikanın unutulmayan öncüleri, dağların zirvelerinin birbirlerini gördükleri gibi, birbirlerini görür ve birbirleriyle yardımlaşırlar. Yardımlaşmanın, dayanışmanın, paylaşmanın olmadığı yerde, hiçbir alanda gelişme olmaz.

Okumaya devam et “Kültürü derinleştirmek ekonomiyi zenginleştirmek politikayı güzelleştirmek”

Kuruluşlar dünyasında gelecek değişmeden gelişenlerindir

Ülkelerin olduğu kadar, şehirlerin kültürel ve ekonomik güçleri, dünya standartlarını belirleyen, ürünler, hizmetler ve bilgiler üreten kuruluşlarından kaynaklanır. Hayatın bütün alanlarında, bilinmeyenleri bilen kuruluşlar, ekonomik, siyasal ve kültürel dönüşümlerin, eşiğinde olan dünyanın, yeni mimarları olacaklardır. Onlar yıldan yıla, yenilenen üretim yöntemleriyle, yönetim yaklaşımlarıyla, bütün dünyayı değiştireceklerdir.

Okumaya devam et “Kuruluşlar dünyasında gelecek değişmeden gelişenlerindir”

Dünyadaki bütün krizlerin üstesinden tokgözlüler gelir

Açgözlülüğü baş tacı edinenlerin, en yüksek gelirliler gibi yaşama tutkusunun, yol açtığı finansal krizler, bulaşıcı hastalık gibi bütün dünyaya yayılıyor. Batı ülkelerinde açgözlülüğün akıl almaz boyutlara ulaşması, dünyayı büyük bir yangın alanına çevirmiştir. Batılıların Doğuluların tasarruflarıyla, bolluk içinde yaşama rüyası, bütün ülkelerde büyük yıkımlara yol açmıştır. Rüya ülkeleri, kriz ülkelerine dönüşmektedir.

Okumaya devam et “Dünyadaki bütün krizlerin üstesinden tokgözlüler gelir”