Dünya Bir Şehirdir
2019
ISBN 6053263845
Doğulan şehirler kadar, doyulan şehirlerin de büyük önem kazandığı zamanlardayız. Brüksel’den Barcelona’ya, Bağdat’tan Saraybosna’ya Bakü’den Boston’a kadar, dünya büyük şehire dönüşmüş durumda. Artık şehirler arasında, uzaklık ve yakınlık farkı ortadan kalmıştır. Dünyanın neresinde olursa olsun, uzak şehir yoktur. Sınırsız dünyanın saklı cennetleri, kutsal kitaplar gibi, yeraltı ve yerüstü zenginlikleriyle, bütün insanlığa yol haritası olan, tekrar tekrar okunan şehirlerdir. Onlar kendilerini sevenleri, hem görünen hem görünmeyen dünyada, uzun yolculuklara çıkarırlar. Ersin Nazif Gürdoğan şiir tadındaki denemeleriyle, okuyucularını hem Van, hem de Viyana ile buluşturuyor.
Buradan al: İz Yayıncılık
Kültür ve Sanayileşme
2017
ISBN 9753555364
Teknolojinin hayatı güçleştiren, kişiyi tedirgin eden, tüketimi kamçılayan, insanları makinalara bağımlı hale getiren, çevreleriyle birlikte ruhu kirleten, bilgileri bulandıran, aileyi parçalayan ve zamana el koyan yanları Gürdoğan’ın ağırlıkla üzerinde durduğu konular arasındadır. Gürdoğan’ın artık bir klasik haline gelen eseri, 2017 itibariyle güncellenmiştir.
Buradan al: İz Yayıncılık
New York’tan Los Angeles’e Yeni Roma
2017
ISBN 9753555357
Gürdoğan bu kitabıyla, Semerkant ve Buhara’dan New York ve Los Angeles’e uzanıyor. Tüketim çılgınlığından başka dünyaya verecek kültürü olmayan göçmenler ülkesi Amerka’nın çıkmazlarındaki ümit kıvılcımlarını yakalamanın ipuçlarını veriyor. Yazarın gözlemlerini okuyanlar, “Kızılelma”nın Avrupa’dan önce Amerika’nın semasında parladığı duygusuna kapılarak, Asya’nın Avrupa’dan Amerika’ya ağmadan, kendine gelemeyeceği kanısına varır.
Buradan al: İz Yayıncılık
Görünmeyen Üniversite
2019
ISBN 9753552370
Bildiğimiz akademik kurumlar olan üniversitelerin yanında bir de davranışlarıyla, hal ve tavırlarıyla, yönlendirmeleriyle kişinin eğitimine büyük katkıda bulunan insanlar vardır. O insanlarla tanıştığımızda hayatımız değişir, dünyaya apayrı bir noktadan bakmaya başlarız. Bu kitap bu kaynak kişilerden birine, M. Zahid Kotku’ya dairdir.
Buradan al: İz Yayıncılık
Teknolojinin Ötesi
2016
ISBN 9753555425
Bilim ve teknolojinin günlük hayatı karmaşıklaştıran, tüketimi körükleyen, yaşantıyı makinalara bağımlı hale getiren, çevresel ve ruhsal kirlenmeye yol açan, aileyi parçalayan, zamanla birlikte insanı da tutsak eden yanları Nazif Gürdoğan’ın ağırlıkla üzerinde durduğu konulardır. Bu kitabında yer alan denemelerinde yazar sanayileşmenin öne çıkarılmasıyla azgınlaşan teknolojik gücün ekonomik ve sosyal hayat üzerindeki etkilerini tartışıyor. Gürdoğan’ın zengin bilgi birikimi ve deneyimlerinden gelen gözlem gücünün buluşmasından kaynaklanan bu kitap, size ilgiyle okuyacağınız denemeler sunma yanında, yaşadığınız hayata çok daha farklı açılardan bakmanızı sağlayacaktır.
Buradan al: İz Yayıncılık
Günler Akarken
2013
ISBN 9753551657
Bugün bütün dünyada tartışıldığı gibi önemli olan, işletmeleri özelleştirme değil insanileştirme, daha yerinde bir deyişle güzelleştirmedir. İster özel kesimde ister kamu kesiminde olsun işletmeler daha küçük ölçeklere indirilerek güzelleştirilmezlerse kaybeden sosyal demokratlar ya da liberaller değil tüm insanlık olur. Bütün dünyada işletmelerin özelleştirilmesinden dem vuruluyor da insanileştirilmesinden hiç söz edilmiyor. Sanki devlet işletmeleri özelleştirilirse, orada çalışanlar birden hakbilir ve çalışkan insanlar olacaklar.Elinizdeki kitap, yazarının zengin bilgi birikimi ve ifade gücüyle hem yaşadığımız hayatı daha iyi değerlendirebilmemiz için bir bakış açısı hem de edebî bir ziyafet sunuyor.
Kirlenmenin Boyutları
Ersin Gürdoğan Kirlenmenin Boyutları adlı kitabında, çevre kirlenmesinin kültür kirlenmesinin tabiattaki yansımasından ibaret olduğuna ve dolayısıyla her alanda etkilerini gösteren manevi kirlenmenin kaynakları kurutulmadan, bütün dünyayı tehdit eden çevre kirlenmesinin üstesinden gelmenin de imkansız olduğuna dikkat çekiyor.
Hicaz’dan Endülüs’e
Bilim ve teknolojinin bireysel ve toplumsal etkileri, değişik alanlarda ortaya çıkan kirlenmenin fiziksel ve ruhsal boyutları Gürdoğan’ın önemle üzerinde durduğu konular arasındadır. Yazar bu kitabında yalın ve hayatın içinde bir anlatımla, Mekke’den Kurtuba’ya kadar uzanan, keyifle okuyacağınız değişik bir “seyahatname” örneği veriyor. Zengin bir bilgi birikimine dayanan bu izlenimlerin satır aralarında, Müslümanların Hıristiyanlarla hesaplaşmasının iniş ve çıkışlarının hüzün ve coşkusunu duyacaksınız.
Düşünceyi Eylem İçin Bilmek
Düşünce ile eylem, edebiyat ile medeniyet arasında kendine özgü bir iletişim ve etkileşim vardır. Düşüncesiz eylem, eylemsiz düşünce olmadığı gibi, edebiyatsız medeniyet, medeniyetsiz edebiyat olmaz. Nasıl düşünce eylem için bilinirse, edebiyat da medeniyet için bilinir. Türkiye’de Büyük Doğu, Diriliş, Edebiyat ve Maveradergileri çevresinde toplanan edebiyatçılar, Anadolu insanının düşünce ve eylem dünyasına, yeni açılımlar kazandırmışlardır. Mavera dergisinin kurucuları arasında yer alan Ersin Nazif Gürdoğan, bu kitabındaki denemelerde, düşünceyi eyleme, edebiyatı medeniyete dönüştürmenin, önemini tartışmaktadır. Zengin bilgi ve bilgelik ürünü, gezi kitapları yanında, deneme kitaplarıyla da bilinen Gürdoğan, bir solukta okunan denemeleriyle, okuyucularını ya Yunus ya Sinan olmaya değil, hem Yunus hem Sinan olmaya özendirmekte, “Yirmibirinci yüzyılın mimarları, Yunus gibi tüketecekler, Sinan gibi üretecekler” demektedir.
İki Dünyanın Hesaplaşması
Sınırların önemini yitirdiği, küresel bir hayatın başladığı yeni çağda, mücadelenin silahlarla mı olacağı, yoksa kitaplarla mı olacağı sorusunun cevap arayışıdır bu kitap. Batı ve Doğu medeniyetleri masaya yatırılıyor ve iki zihniyet karşılaştırılıyor. Kazanan olmak için eksikler neler, yapılması gerekenler, kaçınılması gerekenler neler? Ersin Nazif Gürdoğan’ın usta kaleminden…
Zamanı Aşan Şehirler
“Asya’nın beş güzel şehrini odak noktası olarak alan Zamanı Aşan Şehirler, Sovyetler Birliği dağılmadan önce seçkin bir toplulukla, 1991 yılının Nisan ayında Azerbaycan ve Özbekistan’a düzenlenen bir gezinin ardından ortaya çıktı. Bu kitap, büyük İslam milletinin değişik soylarının birbirlerini daha yakından tanımalarına bir katkıda bulunabilirse, amaçlanan hedefe ulaşmış olacaktır.”
Girişimcilik ve Girişim Kültürü
Dünyada ekonomik ve kültürel gelişmenin öncüleri, teknolojik gelişmeleri yakından izleyen, yenilik yapmasını bilen girişimcilerdir. Girişimciler ürün, hizmet ve bilgi akışında, sınırların önemini yitirdiği yüzyılın yeni fatihleridir. Girişimciler sınırsız dünyanın en etkili ve en güçlü ordularıdır. Onlar toplumları silahlarıyla değil, ürün ve hizmetleriyle değiştirirler. Girişimcilerin gücü, mükemmeli arama yolunda, gelen günlerini, geçen günlerinden daha verimli kılmalarından kaynaklanır. Girişimci hayatın uyum ve düzenindeki şiirin coşkusunu üretime yansıtabilendir. Girişimci kültür ve ekonomiyi bir paranın iki yüzü gibi birbirinden ayırmaz.
Üretim Planlamasında Doğrusal programlama ve demir çelik endüstrisinde bir uygulama
Bu çalışmada, üretim planlamasının işletmeler açısından önemi vurgulanarak bu alandaki problemlerin çözümünde kullanılan tekniklerden doğrusal programlama tekniği incelenecek ve bu tekniğin bir konfeksiyon işletmesinde uygulamasıyapılacaktır. Siparişe göre çalışan ve çok farklıniteliklerde ürün üretimi gerçekleştiren bir konfeksiyon işletmesinin kısıtlıkaynaklarına (makine, işgücü, hammadde) ait sayısal verilerle üretim planlama probleminin matematiksel modeli doğrusal programlama yaklaşımıile kurulmuştur. Kurulan
matematiksel modelin WinQSB 1.0 adlıpaket programında çözümlenmesiyle amaç fonksiyonu olan maksimum kârın işletmenin, tek tip ürün üretmesiyle yada daha fazla siparişalmasıyla sağ-lanacağısonucuna ulaşılmıştır. Konfeksiyon işletmesinin mevcut kaynaklarıyla yapılan üretim planlama analizinde bu kaynaklarda herhangi bir değişim olmasıhalinde değişimin, amaç fonksiyonu olan kâra etkisini ölçmek için çalışmada duyarlılık analizlerine de ver verilmiştir. Her bir üretim dönemine ait (aylık, yıllık), teorik ve fiili olarak yapılan duyarlılık analizleri sonucunda hammadde miktarındaki her bir birim artışın amaç fonksiyonu olan kâra katkısının 14 TL olduğu görülmektedir. Konfeksiyon işletmesinin siparişe göre üretim yaptığıgöz önünde bulundurulduğunda bu işletmenin sahip olduğu makine ve işgücü kaynağıyla daha fazla siparişi karşılayabileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Ticari ve sosyal açıdan proje değerlendirme yöntemleri
İşletmelerde yatırım yönetimi